Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | büyük farklılık | big difference i. | ||
Thirdly, the big differences between the Member States damage the internal market. Üçüncü olarak Üye Devletler arasındaki büyük farklılıklar iç pazara zarar vermektedir. More Sentences |
||||
Genel | büyük farklılık | huge discrepancy i. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | büyük ölçüde farklılık göstermek | differ greatly f. |
Genel | toplumun davranış normlarından büyük ölçüde farklılık gösteren | deviate s. |